Bisikletimle Mevlana taraflarında dolaşarak kaybolmaya çalışıyordum. Acıkmaya başladım ama akşam yemeğine daha vakit var. İçinde et olmayan iyi bir şey yiyebilir miyim diye araştırırken foursquare‘da Pideci Hasan Şendağlı‘yı buldum. Yaptıkları pide Yağ Somunu İnternette çok popüler görünüyordu.
Pideci Hasan Şendağlı (Kadınlar Pazarı Yanı/Konya)
Hemen önüne bisikletimi park ettim ki ne göreyim? 4 metrekare bir fırın! Korkarak içeri sızdım ve yemek yiyecek masa aramaya başladım. Ancak nafile! Sordum yan dükkanı gösterdiler. Yan dükkanda 4 masa vardı. Oturdum. İki dükkanın önünde kasalar duruyor. Restorana filan benzemiyor. Aklıma Tayland’daki lokal restoranlar geliyor. Ben fırını anlamaya çalışıyorum, fırıncı ve 112 ambülansta çalışan müşteriler beni anlamaya çalışıyor. Muhabbet kurmak çok kolay oldu, öğrendim ki Vedat Milor buraya zaten gelmiş, kapıdaki oturan enteresan görünüşlü, mavi gözlü amcayla fotoğraf/video bile çektirmiş!
Kendi kendime tebrikleri kabul edip fırını görmeye gittim, nasıl yaptığına bakarken muhabbete başladık Hasan beyin oğluyla muhabbete. Ben daha sormaya yeltenmeden herşeyi anlattı zaten.
Adı Neden Yağ Somunu?
Yağ Somunu içine 7 çeşit peynir koyularak fırınlanan bir somun. 42 yıllık pideci Hasan Şendağlı 7 yıl önce yaptığı somunun içine Konya küflü peynirlerini doldurmuş, üstünü de haş haş ve susamla çeşnilemiş, vermiş fırına. Fırını bir anda herkesin dilinde efsane olmuş. Üzerine koydukları bol Konya tereyağı da pidenin adını Yağ Somunu yapmış.
Ömür Akkor’un müthiş yazısında buranın Yağ Somunu ile Dünyanın en iyi pizzacısını karşılaştırıyor. Denememek için bir sebebiniz kalmadı değil mi?
Şimdi fırında oğlu duruyor. O sıcak ve küçük fırında 8-9 saat çalışmak az iş değil. Yaptığı işi ve gelen övgüleri o kadar seviyor ki yüzünde gülücüklerle somunu yarıp içine koyduğu peynirin eskiden özel bir küflü peynir karışımı olduğunu, sonradan çok ağır olduğu için başka peynirlerle yumuşattıklarını anlatıyor.
Bu inanılmaz lezzetli sıcacık, erimiş küflü peynirli pideye 6 tl istediler. Muhabbet ettiğimiz için çayın parasını da almadılar. Konya’da yaşasam herhalde haftada 3 kere orada kahvaltı ederdim.
Konya’ya yolunuz düşerse Kadınlar Pazarı’ndaki Pideci Hasan Usta’nın Yağ Somunu’nu es geçmeyin, deneyin. Yanında çay içmek adetten. Pazar sabahları kahvaltıya buraya çok geliyorlarmış. Aklınızda olsun.
Kadınlar Pazarı
Pideciden mutlu bir mizaçla çıkarken bu sefer de Kadınlar Pazarını keşfe daldım. Hemen girişinde küflü peynirciden peynirimi almadan ayrılmadım, pideciden tadı damağımda kalmıştı zaten.
Pazarın için inanılmaz renkli sebze ve meyvelerle dolu. Bir renk cümbüşü. Yerli üretilen herşeyi köylüler orada satıyor. Pazarın girişinde kadınlar yere serdikleri bezlerde sebzelerini satıyor. Eski üsul.
Bir taşla iki kuş diyorum. Siz de kahvaltıda Yağ Somunu yedikten sonra Kadınlar Pazarın’dan alışverişinizi yapabilirsiniz.
Live Love Thank; yaşa, sev, şükret!
Siz de fikrinizi belirtin