Kaldığımız 30 gün boyunca aşık olduğum Tayland’dan “her yıl yeniden gelmek isteyeceğim bir yer!” diyerek ayrıldım. Tayland’a yeniden gitmem için o kadar çok sebebim var ki ancak bazılarını bu yazıya sığdırabilirim. Bu listeyi tamamen kendi deneyimlerimle hazırladım, biraz kişisel olmasına şaşırmayın:) Tayland’ın nüfusu da yüzölçümü de Türkiye’ye çok benziyor, 67 milyon insan yaşıyor, %95’i Budist, kalanı müslüman ve animist. Ülke parlamenter monarşi ile yönetiliyor. Tanımadığı insanlara gülümsemeyi buyuran bir dinleri var. İyilik ve güleryüz ülkenin heryerine hakim. İngilizce düzgün konuşan sayısı çok az, Tayland’lıların ingilizce seviyesi turistik yerlerde bile ortalama 20-30 kelime. O da anlayabilirseniz, dilleri zor dönüyor ve zor anlaşılıyor. Bir süre sonra alışıyorsunuz siz de 20-30 kelime ile konuşmaya ve konu kapanıyor. Eğer Tayland’da 10-15 günden fazla kalmayı düşünüyorsanız havaalanından sim kart almanızı öneririm, iletişim zor, internet genelde yavaş olduğu için acil durumlarda hayatınızı kurtarabilir. Tayland’da sizi incecik ve bembeyaz kumlarla süslü sahiller, şnorkelle görebileceğiniz onlarca balık cinsi ve berrak deniz bekliyor. Tayland’da Phuket ve Pattaya sahilleri genelde kalabalık, bizim Ölüdeniz’e benziyor ama seçenekler sınırsız! Ülkenin güzelliklerini keşfetmek için biraz daha az popüler ve sakin sahilleri seçerseniz, muhteşem deniz, güneş ve kumun tadını doyasıya çıkartabilirsiniz. Tayland’da herşey turist odaklı; sahilde güneşlenirken tam arkanızda seyyar satıcı kadınlar bakkal fiyatına buz gibi bira, meşrubat, muhteşem hindistan cevizi yağlı mısır satıyor, masaj yapıyorlar. Sözü uzatmadan fotoğraflarla özetliyorum durumu:) Phuket’in güzelliklerini Bangkok’tan Phuket’e İlk Gözlemler yazısında biraz daha geniş anlattık. Chiang Mai’da yapabileceğiniz aktivite sayısı çok fazla! Mutlaka ilginizi çeken bir aktivite bulabilirsiniz. Kaplan sevmek yerine yemek kursunu seçiyoruz biz. Hayatımın en eğlenceli günlerinden biri olacağını tahmin bile edemezdim. Dozy Hostel‘den ayarladığımız yemek kursumuza 45 dakikalık bir tren yolculuğundan sonra bizi bekleyen bisikletlerle gidiyoruz. Chiang Mai’da zamanın durduğu bir kasabadaki yemek kursumuza ulaşıyoruz. 8 kişilik kursta Tayland Mutfağının temellerini yemek yaparak ve yaptığımız yemekleri yiyerek öğrenmek Tayland’da yaptığımız en zevkli şey olabilir. Chiang Mai ilginizi çekiyorsa, Chiang Mai’a Gitmek İçin 10 Sebep yazımı da okuyabilirsiniz. Full Moon Party Tayland’ın Koh Phangan adasının Haad Rin kumsalında her ay dolunay öncesinde tüm dünyadan binlerce gezgini ve eğlenmeyi seven insanı ağırlıyor. Paradise Bungalows’un 1983’de adadan giden 20-30 kişiye bir partiyle güle güle demek istemesiyle başlamış herşey. Bugün yüksek sezonda 20-30.000 kişinin katıldığı her ay dolunaydan önceki gece düzenlenen büyük bir organizasyona dönüşmüş durumda. Parti canavarlarının kaçırmaması gereken bir şölen! Bir çok sahnede farklı tarzda müzik dinleyebilir, ateş dansları seyredebilir veya yanan iplerle atlayabilirsiniz. Ben şahsen içerken yanan herhangi bir şeyin içinden geçmemeyi seçtim, karar sizin:) Partide kokteylinizi meşhur küçük kovalarda içiyorsunuz. İçinde yarım şişe istediğiniz içki, meşrubat, bol buz ve pipet olan kovanızı 4-8 dolar arasındaki fiyata alabiliyorsunuz. Tayland bir masaj ülkesi desem abartmış sayılmam sanırım. Tüm kumsallarda, şehirlerde, heryerde masaj almanız mümkün. Fiyatlar ve masaj teknikleri yer yer değişiyor. Örneğin kuzey Tayland’da Thai masaj daha sert yapılıyor, masaj sıralaması da güneye göre farklı. Masaj fiyatları 2,5 dolardan başlıyor. Daha sakin sahillerde 1 saatlik masaj 7,5 dolar. Ülkedeki masaj geleneği 1000 yıllık. Masajı sağaltıcı bir tedavi olarak kuşaktan kuşağa aktararak uyguluyorlar. Chiang Mai’da 1 günlük veya daha uzun süreli masaj kursu da alabilirsiniz. Ben tembelliğime kurban giderek bu fırsatı daha sonraki seyahatlerimize bıraktım, havaalanından aldığımız Thai Masaj kitabıyla yetiniyorum. Tayland yemekleri 3 temel üzerine kurulu; ekşi, tatlı, acı. Tayland mutfağının sırlarından biri her yemeğe bunları doğru oranda eklemekten geçiyor. Pad Thai en favori yemeğim. Tayland mutfağının tüm dünyada neden bu kadar sevildiğini anlamak zor değil. Yemek sipariş verirken önce yemeği seçip sonra içine sebze mi, tavuk mu, deniz mahsülü mü, domuz eti mi ekleneceğini seçiyorsunuz, acısını da söyledikten sonra siparişiniz tamam:) Çoğu Tayland yemeğinde formül bu. Acıyı seviyorsanız ilk denemelerde çok az istemeyi unutmayın çünkü buradaki eşsiz chili biberleri çok lezzetli ve çok acı. Tayland’ın doğusuna gittikçe mangal kültürü her yeri sarıyor. Ne bulsalar mangala atıyorlar, iyi de yapıyorlar:) Bilen bilir, bilmeyenler de The Beach filmini izleyerek öğrenebilir. Yönetmen Danny Boyle filmde yeryüzünde cenneti gösterebileceği bir ada arar, bulduğu yer tabi ki; Koh Phi Phi; yani Phi Phi adası. Ko Phi Phi Don ve Ko Phi Phi Lee isimli ik adadan oluşuyor. Adım atar atmaz çok turistik olduğunu düşünüyor ve günü birlik takılıyoruz sadece, ama adadaki kalabalık cennete benzemesini bir parça bile değiştirmiyor. Koh Tao veya Kog Phangan’ın muhteşem sualtı dünyasına dalarak veya şnorkelle keşfedebilirsiniz. Şansınız varsa zararsız ama kocaman Balina Köpekbalığı’yla yüzebilirsiniz. Koh Tao dalış lisansı almak için biçilmiş kaftan. Hem fiyatlar görece ucuz, hem de su altına kafanızı sokunca başka bir dünyayla karşılaşabilirsiniz. Sokak satıcılarında yiyebileceğiniz envai çeşit yemekle 1 dolara karnınızı doyurabilir, akşam muhteşem partilerde dans ederken beleş içki içebilirsiniz. Nasıl yani? Beleş içki ne demek dediğinizi duyar gibiyim:) Açıklıyorum; Tayland’da sahildeki mekanlar insan çekmek için belirli saat aralıklarında bedava içki hatta barbekü bile veriyorlar müşterilerine. Giriş ücreti de alınmayan bu mekanlarda DJ’ler ve ateş dans şovları bile var! Biliyorum bir çoğunuz bir ülkenin pahalı mı ucuz mu olduğunu anlamak için bira fiyatını baz alıyor. Tayland’da marketlerde bira 1-1,5 dolar civarında, barlarda ise 2,5 dolardan başlıyor. Sahillerde konaklama tek kişi için 8 dolardan başlıyor. Tayland’da sahilde eğlencenin dibine vurabileceğiniz çok fazla bar var ama ben Koh Lanta, Klong Khong Beach’de ilk gece keşfettiğimiz Monkey Bar kadar muhteşem atmosfer, dekor, canlı müzik, cana yakın çalışanlar ve güzel kokteylleri başka yerde görmedim. Koh Lanta’da kumsalda kumlardan yapılmış sehpa ve oturma yerlerine yayılarak müziğe ve ay ışığında mehtaba kendinizi bırakabilirsiniz. Biraz hippi bir atmosfer olduğunu da menüye bakarak tahmin edebilirsiniz. Monkey Bar’ı Petek de Koh Phi Phi’den Tekbirlerle anlattı. 🙂 Chiang Mai Tayland’ın kültür başkenti. Biz 4 gün geçirdik ama doyamadık bu güzelim şehire. Eski şehir kare şeklinde surlarla, surların dışı da nehir-hendekle çevrili. Nehirin doğu yakasında gün batımını seyredeceğiniz bir çok güzel restoran-bar var. Surların doğusundaki Çin Mahallesi’nden renkli bir gün geçirebilir, sokak yemeklerini keşfedebilir, alışveriş yapabilir ve günün sonunda nehir kenarında gün batımına karşı dinlenebilirsiniz. Efes’e olan tutkum bir anda azalıyor, artık Chang var hayatımda! İçimi çok güzel, şişesi çok güzel, fiyatı zaten ucuz. Bazıları için Tayland demek Chang demek:) Tayland’a ayak bastığımızdan itibaren tüm turistlerin üzerinde Chang t-shirt’leri görmeye başlamamız boşuna değil. Böylece ben de kervana katılıyorum ve bira markası t-shirt koleksiyonum Tayland’da başlıyor… Bangkok tam bir alışveriş şehri. Uygun fiyata etnik seramik objeler, kıyafetler, şallar, hamaklar, baharatlar v.b. gibi aklınıza gelebilecek herşeyi Bangkok’ta bulabilirsiniz. Dünyanın en büyük açık pazarlarından biri Bangkok’ta; Chatuchak, burada tekstil ve hediyelik alışverişlerinizi yapabilirsiniz. Chatuchak’a bir kere girince yarım gününüzü gözden çıkarmanız lazım. Chiang Mai da Bangkok gibi bir çok hediyelik eşya bulabileceğiniz bir şehir, Bangkok’tan farklı olarak el sanatları, resim, heykel benzeri şeyler de bulmanız mümkün. Tayland yakın olduğu için Çin etkisini heryerde görmek mümkün, Bangkok’ta ve Chiang Mai’da Çin mahallelerinden alışveriş yapmak ve gezmek çok zevkli, sakın kaçırmayın derim. Koh Chang’da kalabileceğiniz bir çok sahil var, biz Lonely Beach’de kaldık. Lonely Beach Tayland’ın geleneksel bambu dövme merkezi ve hippileri bol bir sahili. Paradise Beach, Long Beach sakin ve cennete benzer sahilleriyle tavsiye edebileceğim diğer kumsallar. Koh Chang’da her gece başka bir “beach bar”da parti var. Tüm işletmeler günleri aralarında paylaştırmış, turistler bu akşam nereye gidelim diye düşünmüyor, çarşamba akşamı parti istiyorsanız nereye gidileceğiz belli:) Bu partilerde giriş bedava, happy hour’larda bazı içkiler hatta bazılarında mangal bile bedava! Tek istedikleri o akşam içeceğinizi oradan almanız. Çok para harcamanıza fazla imkan bırakmamışlar:) Bu partilerde eğlence nasıl dediğinizi duyar gibiyim, yabancı DJ’ler, ateş dans şovları, kumsalda gönlünce dans eden insanlar gecenizi keyifli geçirme garantisi sağlıyor. Tayland tam bir Tapınaklar ülkesi. Ülkenin her yerinde çok muhteşem tapınaklar görmek mümkün. Bangkok’taki Wat Pho, Chiang Mai’daki Wat Suan Dok mutlaka görülmesi gereken tapınaklar. Kafe, restoran, hostel gibi pek çok işletmede ve bungalovların balkonlarında sizin için yerleştirilen hamakların batik boyalı renklerinde sallanırken zevkten dört köşe bir şekilde içinizin geçmesi, insan olmanın ve yaşıyor olmanın güzelliğini hatırlatan eşsiz anlardan biri. Sırf bunun için bi daha, bi daha Tayland’a gidilir. Tayland’ın sahil bölgelerinde ve adalarda insan adeta çocukluğuna dönüyor. Yalınayak olmanın, ayakkabı yerine parmak arası terlik giymenin bu kadar keyifli olacağını düşünemezdim. Adalarda bakkallar, eczane, kafeler, hosteller, bungalovlar v.b. gibi tüm kapalı ya da yarı kapalı alanlara parmak arası terliklerinizi bile çıkartarak girmeniz gerekiyor. Bütün terlikler birbirine karışıyor 🙂 Siz plaj restorandaki masanızdan çakır keyif kalkıp bungalovunuza sekerek giderken terliklerinizi unutuyorsunuz. Ama hiç bir yerde nerdeyse terlik bile giymeden gezebildiğiniz için ertesi gün, bi noktada aklınıza geliyor terliklerinizi unuttuğunuz. Gülerek restorana gidiyorsunuz ve garson: ‘Git arkadan kendine beğendiğin terliği al. ‘Yüzlerce var, herkes unutuyor’ diyor. Kendininkini bulamazsan rengini beğendiğin başka bi terlik alıyorsun, bu kadar basit ve özgürce:) Aynı Türkiye’de olduğu gibi turistik bölgelerde günübirlik tekne turları var. Aynı bizdeki gibi küçük aile işletmeleri. Tekneyi kullanan kaptan yemeği de kabından çıkartıp servis ediyor. Fiyatlar Kekova turlarıyla aynı neredeyse; 50 TL gibi kişi başı fiyatları var. Sözün özü; Tayland’da tekne turu görürseniz denemeden gelmeyin derim. Sadece şnorkelle binlerce Nemo’yla yüzebilirsiniz. İnanılmaz Tayland’lılar yüzmeyi bilmeyen çinlileri tüm tur boyunca iplere bağlayıp kendileri gezdiriyorlar. Tabi böyle bir servisi görünce biz küçük dilimizi yutuyoruz. Siz de Tayland’a gitmek için kendi sebeplerinizi veya fikirlerinizi yorumlarda paylaşırsanız sevinirim:)
İşte benim Tayland’a gitmek için 17 sebebim;
1- Cennetten çıkma sahiller
2- Chiang Mai’da yemek kursu
3- Full Moon parti
4- Thai masaj
5- Muhteşem Tayland yemekleri
6- The Beach filminin çekildiği Phi Phi adası
7- Balina Köpek balığı
8- Ucuz
9- Monkey Bar
10- Chiang Mai’da nehir kenarında gün batımı
11- Chang Beer
12- Alışveriş
13- Koh Chang’da her gece başka bir ‘beach bar’ partisinde ateş dansçılarını seyredip, eğlenmek
14- Muhteşem Tapınaklar
15- Hamaklar, hamaklar, hamaklar
16- Her yerde yalın ayak olmanın vazgeçilemez özgürlüğü
17- Tekne turlarıyla adaları gezmek
[…] Where Else, Klong Khong Beach: Koh Lanta’da Klong Khong sahilini tek geçerim☺. Biraz hippi taklmayı sevenler burada kendini cennette hissedebilir. Where Else bizim Olympos’daki ağaçevlerin atalarından diyebilirim, ismi kadar iddialı bir tasarımı var. Cibinlik sağlam mı, var mı kesin kontrol edin. Herşey doğal ve sade, kocaman bir sandala akşam yemeği için oturabilir, denizi seyrederek kokteylinizi içebilirsiniz. Olağanüstü Monkey Bar da bu sahilde! Monkey Bar için bakınız önceki yazım –>Tayland’a Gitmek İçin 17 Sebep […]
Merhaba
Yazınız çok güzel olmuş elleriniz dert görmesin.Sahillerde konaklamaktan bahsetmişsiniz acaba bungalow gibi yerlerdemi yada çadır? Bir de chiang mai bölgesinde doğal hayatla iç içe ucuz konaklama mümkün mü? Baktığım oteller hep uçuk fiyatlar
[…] http://livelovethank.com/tayland-a-gitmek-icin-17-sebep/ […]
Koh lipe adası hakkında ne düşünüyorsunuz ? Ziyaret etme şansınız oldu mu ? Oldu ise yorumlarınızı merak ediyorum, Tayland’ın Maldivleri yorumu yapıyorlar.Mart ayında Tayland’a gideceğim eşimle 9 günlük rota çizdik, 3 gün Phuket, 3 gün Phi Phi, 3 gün Koh lipe olarak planladık ama kararsızız, Phuket-Ko lipe arası sürat tekneleri ile 6 saat sürüyormuş.
Selamlar. Koh Lipe ye gitmesim hatta şimdiye kadar duymadim bile. Baktım yerine, gerçekten Puketten çok uzak bir yer. Koh Lanta da kalmistim, o da uzak sayilir. Uzak adalar çok daha rahat ve güzel, bakir. Büyük ihtimal cennet gibi bir yerdir. Zaten siz araştırmışsinizdir. Tek tavsiyem sürat motoru ile 6 saat çok zorlayıcı olabilir. 1-2 saatte bile zorlananlar oluyordu. Açık deniz, Akdenize filan benzemiyor. Mutlaka gitme şeklinizi iyi araştırın veya Phukette ulaşım alirken iyice soruşturun. Bulanti ilacı alin mesela yaniniza.. Phi Phi çok efsane güzel bu arada:) . iyi eglenceler